İstiklal Marşı’nın kabulünün 101’inci yıldönümü olması dolayısıyla Rektörümüz Prof. Dr. Halil İbrahim Zeybek bir anma mesajı yayımladı.
İstiklal Marşı’nın milletin ruhunu, tarihini ve ideallerini en iyi şekilde anlatan ve hiçbir zaman ölmeyecek bir eser olduğunu dile getiren Rektörümüz Prof. Dr. Halil İbrahim Zeybek mesajında şunları söyledi: “Mehmet Akif Ersoy, İstiklal Marşı’nı Anadolu’da milli mücadelenin zor şartlar altında sürdürüldüğü günlerde kaleme almıştır. Bu anlamda milli marşımızın Anadolu’nun her karış toprağında verilen mücadele ruhuyla kaleme alındığını ifade etmek mümkündür. İstiklal Marşımız her bir kelimesinde, dizesinde, satırında bizlere çok derin anlamlar ve mesajlar iletmektedir. Bu yönüyle Türk tarihine ve Türk Milletinin üstün yönlerine ayna tutma özelliğine sahip olan İstiklal Marşı sadece yazıldığı o kara günlerin değil, milli birlik ve beraberliğimizin geçmişten geleceğe kadar sürecek bir varoluşun, bir kaderin marşı olma niteliğine sahiptir. Bizler; Çanakkale’de, Dumlupınar’da Sakarya’da, Büyük Taarruz’da ve Anadolu’nun savunmasında verilen mücadelelerde sayısız şehit vermiş bir toplumuz. Üzerinden 101 yıl geçmesine rağmen aynı coşku ve güç ile içeride ve dışarıda ülkemizin bağımsızlık mücadelesini vermeye devam ediyoruz. Çünkü bu ülke kolay kazanılmadı. Bu sebeple de zor şartlar altında kazanılan bu vatanı korumak, İstiklal Marşı’na sahip çıkmak bizlerin en büyük vazifesidir.
Bu vesileyle Meclis kürsüsünde Hamdullah Suphi tarafından büyük coşku ve alkışlar arasında arka arkaya 3 kez okunan ve milli marş olarak kabul edilen İstiklal Marşımızın kabulünün 101’inci yıldönümünü kutluyor; bize böylesi anlamlı bir marş hediye eden milli şairimiz Mehmet Akif Ersoy’u ve bütün İstiklal kahramanlarımızı rahmet, minnet ve şükranla anıyorum.”
İstiklal Marşı’nın milletin ruhunu, tarihini ve ideallerini en iyi şekilde anlatan ve hiçbir zaman ölmeyecek bir eser olduğunu dile getiren Rektörümüz Prof. Dr. Halil İbrahim Zeybek mesajında şunları söyledi: “Mehmet Akif Ersoy, İstiklal Marşı’nı Anadolu’da milli mücadelenin zor şartlar altında sürdürüldüğü günlerde kaleme almıştır. Bu anlamda milli marşımızın Anadolu’nun her karış toprağında verilen mücadele ruhuyla kaleme alındığını ifade etmek mümkündür. İstiklal Marşımız her bir kelimesinde, dizesinde, satırında bizlere çok derin anlamlar ve mesajlar iletmektedir. Bu yönüyle Türk tarihine ve Türk Milletinin üstün yönlerine ayna tutma özelliğine sahip olan İstiklal Marşı sadece yazıldığı o kara günlerin değil, milli birlik ve beraberliğimizin geçmişten geleceğe kadar sürecek bir varoluşun, bir kaderin marşı olma niteliğine sahiptir. Bizler; Çanakkale’de, Dumlupınar’da Sakarya’da, Büyük Taarruz’da ve Anadolu’nun savunmasında verilen mücadelelerde sayısız şehit vermiş bir toplumuz. Üzerinden 101 yıl geçmesine rağmen aynı coşku ve güç ile içeride ve dışarıda ülkemizin bağımsızlık mücadelesini vermeye devam ediyoruz. Çünkü bu ülke kolay kazanılmadı. Bu sebeple de zor şartlar altında kazanılan bu vatanı korumak, İstiklal Marşı’na sahip çıkmak bizlerin en büyük vazifesidir.
Bu vesileyle Meclis kürsüsünde Hamdullah Suphi tarafından büyük coşku ve alkışlar arasında arka arkaya 3 kez okunan ve milli marş olarak kabul edilen İstiklal Marşımızın kabulünün 101’inci yıldönümünü kutluyor; bize böylesi anlamlı bir marş hediye eden milli şairimiz Mehmet Akif Ersoy’u ve bütün İstiklal kahramanlarımızı rahmet, minnet ve şükranla anıyorum.”